• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası

Edebiyat Gazetesi

Kültür Sanat Edebiyat Haber Gazetesi

Öykü Penceresi
epazardanal.com
  • IHLAMUR DERGİSİ 100. SAYIDA - 08/03/2021
  • İÇİNDEKİLER:


    DERGİMİZ IHLAMUR, DERDİMİZ DERGİ Hakan SARI 3

    HEM IHLAMUR HEM DE HAKAN SARI’NIN PORTRESİ BEYANINDADIR
    Fahri TUNA 7

    IHLAMUR DERGİSİ; BİR KÜLTÜR GÖZESİ Şener AKSU 10

    ÖNCE AŞK VARDIR  İskender ÖKSÜZ 13

    SORUŞTURMA: EDEBİYAT DERGİCİLİĞİ Atıf BEDİR, Celal KARACA, Dilek EMİR,
    Salih UÇAK, Talat ÖZER, Turgay FİŞEKÇİ,
    Yakup ÖMEROĞLU, Yaşar VURAL 16

    DERGİ SEVGİSİ VE DERGİCİLİĞİM Saim SAKAOĞLU 22

    GENEL HATLARIYLA OSMANLI DÖNEMİ
    DERGİCİLİĞİ VE 100. SAYISINDA IHLAMUR DERGİSİ Mustafa HATİPLER 25

    IHLAMUR’UN 100. SAYISINA İTHAFEN...
    EDEBİYATIN KALBI DERGİLERDE ATAR Ezgi Fatma AÇIKGÖZ 32

    OKURDAN DERGİYE, DERGİDEN OKURA Ersin BAYRAM 37

    HAKAN SARI İLE SÖYLEŞİ Mustafa İBAKORKMAZ 41

    ARTIK DERGİLERİN “TAŞRA SORUNU” DEĞİL, “TAŞIMA SORUNU” VAR
    Celal KARACA 46

    KÜLTÜR ORMANINDA IHLAMUR Yusuf KOŞAR 49

    DİNÇER APAYDIN’LA SÖYLEŞİ Özge SEVER 53

    ŞEHİR KÜLTÜR VE DÜŞÜNEN ŞEHİR DERGİLERİ Mustafa İBAKORKMAZ 57
    IHLAMUR / ANADOLU’NUN NADİDE ÇİÇEĞİ Naci YENGİN 61
    YERELDEN EVRENSELE UZANAN IHLAMUR DALLARI Zeynel BEKSAÇ 62
    GÜNÜMÜZ EDEBİYATINDA IHLAMUR DERGİSİ Mustafa UÇURUM 63

    IHLAMUR DERGİSİ 100. SAYI ÜZERİNE İlkay COŞKUN 65
    IHLAMUR KOKULU DERGİLER ÜSTÜNE Mehmet RAYMAN 66
    EDEBİYAT DERGİLERİNİN KADERİ Erol AFŞİN 67

    IHLAMUR İÇİN NE DEDİLER?
    Ali DUYMAZ, Atalay YAĞMUR, Burak Savaş
    SARIÇOBAN, Dilek IŞIKHAN, Gülsüm IŞILDAR,
    Hülya GÜNAY, İbrahim BERKSOY, İsmail KILINÇ,
    Lavinya ÖZ, Hüseyin OPRUKLU, M. Enes KALA,
    M. Hayati ÖZKAYA, Sabahattin ÖZKAN, Tolga
    DAVER, Vildan P. COŞKUN, Volkan HACIOĞLU,
    Yeliz MERT, Yusuf AKKAYA, Yusuf BAL 69

    DERGİMİZ IHLAMUR,
    DERDİMİZ DERGİ
    Hakan SARI

    2007 yılında Selçuk Üniversitesi
    öğrencilerinin ilk şiirlerinin yer aldığı “100 Şiir 100 Şair – Buluşma”
    seçkisi ile başladı hikâyemiz. Ardından 2008 Kaşgarlı Mahmut yılında
    “Uluslararası Şairler Buluşması”
    ile Türkçe konuşan 16 ülkeden 65
    şairi Konya’da buluşturduk. Bu
    büyük organizasyonu başarıyla gerçekleştirmek edebiyata dair şevkimizi, azmimizi perçinledi. Kıymetli
    dost Vural Kaya Ağabey’in hamisi
    olduğu bizim de hemen her fırsatta
    gittiğimiz Nûn Kitap Kahve’de uzun
    uzun edebi sohbetler, yazdıklarımız
    etrafında fikir alışverişleri, şiir değerlendirmeleri bizi bir edebiyat
    dergisi çıkartma yoluna sevk etti.
    Edebiyata dair, sanata dair, estetiğe
    dair söylenecek sözlerimiz vardı.
    Bu sözleri insanlara ulaştıracak bir
    mecra olarak Ihlamur dergisi doğdu.
    İlk olarak Prof. Dr. Saim Sakaoğlu
    Hocamıza danıştık. 100 sayıdır Ihlamur dergimizin, armağan kitaplarımızın, hemen her kültür işimizin
    yolbaşçısı, danışmanı ve destekçisi
    Saim Hocamızın son sözü “Kervan
    yolda düzülür” olmuştu. Elimizde
    ilk sayı/lar için şiirler, hikâyeler, denemelerin olduğu kabarık bir dosya
    ve yüreğimizde heyecanla Ergun
    Evren, Ali Uğur Gündem, İsmail
    Çalışkan gibi büyüklerimizin kapısını çaldık. Edebiyata karşı heyecanımız olsa da işin teknik boyutları,
    dikkat edilmesi gereken hususlar vs.
    üzerine tecrübelerine başvurduk.
    Nihayet 04.04.2009’da ilk sayımız çıktı. O günlerde Teknokent’te
    komşumuz, yazılım projeleri üreten
    Ahmet Büyükaslan Kardeşimizden
    kapak tasarım ve mizanpaj yapmayı öğrendik. Tabi biz öğreninceye
    kadar Ahmet ve Emre Büyükaslan
    Kardeşlerimizi, işlerinden hayli alıkoyduk; özlemle, minnetle…
    Çoğu büyüklerimizin ortak nasihati
    “üç sayı basacak paran yoksa hiç
    başlama” olmuştu, inat işte, biz ilk
    sayıyı dahi borç parayla basmıştık.
    O günden bu güne öğrendiğim tek
    şey: “Edebiyat Dergilerinin nasıl
    çıktığı finans kuralları ve matematikle ifade edilemez” kavramı oldu.
    100. Sayıyı yayınlıyoruz biz hâlâ
    üç sayı yayınlayacak parayı kenara
    koymadık. Esnaf hesabıyla hareket
    eder, muhasebe defteri tutarsak, iktisadi açıdan bakıldığında 3. sayıda
    kapatmak gerekirdi. İlk iki sayı, o
    günlerde kültür sanat sayfasını hazırladığım, Konya Postası gazetesinin sahibi Ömer Kara Ağabey’in
    katkısıyla gazetenin matbaasında
    basıldı. Gazete matbaası olduğundan olsa gerek çok kaliteli baskı
    olmuyordu, üçüncü sayıyı (Ocak
    2010) dijital baskı yaptırdık. Hem
    tirajımız düşük olduğu için ofset
    baskıya gerek duymadık; hem de
    önceki sayılarımıza göre kaliteli bir
    baskı olmuştu.
    DERGİMİZ IHLAMUR, DERDİMİZ DERGİ • Hakan SARI | 3
    Dördüncü sayı yayınlandıktan sonra kaplumbağa misali dergimiz sırtımızda yollara düştük. Konya’da
    kültür sanat hayatına merhaba dedikten sonra bir yıl –dört sayı- Kayseri’de yayın hayatına devam etti.
    Ardından memuriyetimiz sebebiyle
    Ihlamur yine yollara düştü. İki yıl
    boyunca da Erzurum Aşkale’den
    edebiyata nefes olmaya çalıştık.
    2013 Ağustos’undan bu zamana da
    Kayseri’den çalışmalarımıza devam
    ediyoruz. Bu yer değiştirmeler fiziki
    anlamda Ihlamur Dergisi çevresinde bir edebi mahfil oluşturamasa
    da teknolojik imkânlar sayesinde
    yaptığımız dosyalar, sayılarla gerek
    akademiden, gerek edebiyat camiasından bir mahfili dergimizin sayfaları arasında toplamayı başardı.
    ***
    Basın İlan Kurumunun hazırladığı
    “Dergi Bâb-ı Âli Nüshası, Temmuz
    2014, İstanbul” koleksiyon nüshasının, imzasız yayınlanan sunuş
    yazısında “Türkiye’de dergiciliğin
    başlangıcını birçok yeni gelişmeye
    adım atılan Tanzimat Dönemi’ne
    dayandırabiliriz. Basın hayatı başladıktan sonra önce gazeteler çıkmaya başlamış, hemen ardından da
    dergiler boy göstermiştir.” ifadesi
    büyük gaflet ve dalaletin yansımasıdır. Bu talihsiz ifadeye göre,
    1816’da Irak Valisi Davut Paşa tarafından çıkarılan Curnalu’l-Irak
    gazetesinin, ilk Türkçe olarak kaleme alınıp sonra Arapçaya çevrilerek
    Türkçe-Arapça yayınlandığını ve
    Osmanlı devleti tarafından kurulan
    Irak’ın ilk matbaası Bulak Matbaası’nda basıldığını düşünürsek arada
    neredeyse 100 yıllık bir tarihi yok
    saymış oluruz.
    Türk Basın Tarihi’nin alanı günümüz Türkiye’sinin sınırlarıyla daraltılmamalıdır. Irak, Mısır, Suriye,
    Yemen gibi Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde olan, uzun süre
    birlikte yaşadığımız, müşterek bir
    tarihe sahip olduğumuz ve 1918’e
    kadar aynı basın mevzuatına sahip
    olduğumuz sahaları da göz ününde bulundurmak ve araştırmak
    durumundayız. Nesimi Yazıcı’nın
    “Basın Tarihimizin Bibliyografyası
    Meselesi, Osmanlı Araştırmaları V,
    1986” makalesinde, konuyla ilgili
    yayınlanmış bibliyografyaların hemen tümünün bulunduğunu, ilgi duyan araştırmacılarımıza not düşelim.
    İlk Türkçe mecmua Vakayi-i Mısriyye 3 Aralık 1828’de Mısır’da
    Mehmet Ali Paşa tarafından çıkarılmıştır. Ülkemizde ilk Türkçe dergi Vaka-i Tıbbiye ise 26 Mart 1849
    tarihinde yayınlanmaya başlamıştır.
    1862 yılında yayınlanan Mecuma-i
    Fünun, edebiyat dergiciliğimizin
    ilk örneği olarak gösterilebilir. İlk
    çocuk dergisi Mümeyyiz 15 Ekim
    1869, ilk mizah dergisi Letâif-i Âsar
    11 Mayıs 1870, ilk karikatür dergisi
    Diyojen 23 Kasım 1870, ilk aile dergisi Aile 27 Mayıs 1880, ilk kadın
    dergisi Şükûfezar 1886, ilk tarih dergisi Tarih-i Osmanî Encümeni 1910
    yılında yayınlanmaya başlamıştır.
    24 Temmuz 1908’de II. Meşrutiyet’in ilanıyla son bulan İstibdat
    Dönemi, Türk gazete ve dergi yayıncılığının önündeki ilk engel olmuştur. 1930-40’lı yıllarda tek parti
    yönetimi, II. Dünya Savaşı, çok partili döneme geçiş, 27 Mayıs Darbesi
    ve 1961 Anayasası, 1970’li yılların
    çatışma ortamı ve 12 Eylül 1980
    Darbesi, dergicilik faaliyetlerini
    doğrudan etkileyen önemli dönüm
    noktalarıydı. Olayların meydana
    getirdiği siyasi-sosyal-ekonomik
    sıkıntılar yüzlerce derginin kapanmasına neden olmuştur. Ki sansürün kaldırılması münasebetiyle 24
    Temmuz tarihinin Basın Bayramı
    olarak kutlanmasının kabulü dikkat
    çekicidir. 1990’lı yıllara gelindiğinde bu sıkıntılara bir yenisi daha
    eklenecekti: Bilgisayar. Sunduğu
    imkânlarla yayıncılıkta büyük kolaylık sağladığı muhakkak, lakin en
    çok derginin bu dönemde kapandığını da belirtmek gerekir.
    ***
    Dünya dergi tarihinin hiçbir döneminde kültür dergileri çok okunan
    dergiler olmamıştır. Kültür ve edebiyat her zaman sınırlı bir kitleye hitap edebilmiştir. Sadece günümüzde
    dergiler birkaç sayı çıkıp kapanıyor
    demek haksızlık olur, zira basın tarihi dergiler mezarlığı gibidir. Tarihin
    sayfaları 2-3 sayıda kapanan dergiSeval Oğuz (Develi), Yasin Altunbay, Fatma Hıdıroğlu (Sarı), Hakan Sarı
    (Nûn Kitap Kahve, Konya, 4.4.2009)
    4 | IHLAMURKÜLTÜRSANAT • MART 2021
    lerle doludur, ilk sayısını bile çıkaramayan dergilerin sayısı belki daha
    fazla. Bu nedenle olsa gerek, 4. sayı
    edebiyat dergileri için kritik bir sayıdır, dördüncü sayısını çıkaran dergilere “kefeni yırttı” diye bakılıyor.
    Dördüncü sayımız çıktığında Ihlamur’a da “kefeni yırttı” demişlerdi.
    Amacı malum, bir edebiyat dergisi
    dördüncü sayıyı çıkarmışsa artık kabul görmüştür ve birkaç sayı daha
    çıkmaya namzettir. Dergimiz dördüncü sayıdan itibaren (Nisan 2010)
    Ankara’da basılmaya başladı. 12
    yıldır kahrımızı çeken, zira hikâyemizin başrol oyuncularından, Yusuf
    İzzettin Başer Ağabey’e bilvesile
    teşekkür ederim.
    2009 yılı sonlarında, Ihlamur’un
    üçüncü sayısına hazırlanırken, Irmak dergisi 100. sayıyı geride bırakmıştı (Nisan 2009). Ihlamur
    dergisinde, edebiyata hizmet eden
    dergilerin 100. sayısı için yazılarla
    jest yapmak bir gelenek olmuştu.
    Hem bu konuya istinaden hem de
    dergicilik konusunda tecrübelerinden istifade etmek için, ki o günden
    beridir istifade etmekteyiz, Irmak
    dergisinin İmtiyaz Sahibi Fahri
    Tuna Ağabeyimizi aradım. Fahri
    Ağabey, Kültür Bakanlığının Halk
    Kütüphaneleri için edebiyat dergilerine abone olduğunu; dergimizin
    Anadolu’nun ücra köşelerine dahi
    ulaşması için bu hususun önemli
    olduğunu belirtti. Başvuru için yapılması gerekenleri öğrenmemiz
    için de Mustafa Çalışkan Bey’in telefon numarasını paylaştı. Ihlamur
    dergisini 100. sayıya taşımamızda
    ve bilinirliğinin artmasında Halk
    Kütüphanelerinin önemi yadsınamaz. Dolayısıyla da Fahri Tuna ve
    Mustafa Çalışkan Ağabeylerin yaptıkları bu katkı Ihlamur Dergisini
    sadece 100. Sayıya taşımadı. Bu
    sayede Ihlamur özelinde Türk Edebiyatına yeni kalemlerin şiirlerini,
    hikâyelerini, denemelerini neşrettikleri bir soluk, arşivlik dosyalar
    kazandırdı. Halk kütüphanelerinin
    bu destekleri edebiyat dergilerinin
    soluğunu genişletmesi için önemli
    bir katkı; mottomuz olan “Dergiyi
    Yaşat ki Edebiyat Yaşasın” seslenişine bir el uzatmadır.
    ***
    Edebiyat, sınırlı sayıda insanın
    ilgi duyduğu bir alan. Ülkemizde
    200’den fazla üniversite ve hemen
    her üniversitede edebiyat fakültesi
    var ama edebiyat fakülteli okur sayımızın parmak hesabıyla olduğunu
    kaygı ve üzüntüyle ifade etmeliyim.
    Edebiyat okuru az olduğu için edebiyat dergisinin etki alanı da sınırlı
    kalıyor. Daha önce bahsettiğimiz sorunlara bir de bu sınırlılık eklenince
    edebiyat dergiciliğinin ne denli zor
    bir uğraş olduğu sanıyorum daha iyi
    anlaşılacaktır.
    Her zaman zordu dergicilik, ama
    bugün daha bir zor, okura ulaşımda
    çok önemli bir aracı PTT kargonun
    pervasız tutumu daha bir içinden
    çıkılmaz hale sürüklemekte. Derginin basım maliyetinden kat be kat
    yüksek kargo masrafları, abonelik
    sistemiyle yayın hayatına devam
    eden dergiler için aşılması çok güç
    bir sorun. Edebiyat dergileri amatör ruhla çıkar, ticari bir kaygıdan
    öte dergiyi yaşatabilmek dahi marifete tabiidir. Reklam geliri yok
    denecek kadar azdır, çünkü edebiyat dergisinde yayınlanan reklamın
    ticari karşılığı yok; prestij reklam
    ya da destek kavlinden reklamlar
    alınabilmekte, ki bu da her dergicinin harcı değil.
    Bir dağıtım firması ile çalıştık
    geçmişte, dergi başı 1 lira gibi bir
    dağıtım bedeli alıyor ve satılan dergiden de %30 komisyon alıyordu;
    daha dergi dağıtılmadan kâr ediyordu vesselam. Dağıtım masraflarını
    ancak karşılayacak kadar satışa ve
    okura ulaşıyor olmaya razı oluyorduk, zaten dergiden para kazanmayı
    beklemeyecek kadar aklımız eriyordu. O firma da kapanınca dağıtım
    yapmaz olduk. Tekelleşen bir iki dağıtım firması ile çalışmak bir edebiyat dergisini hayli aşıyor, sadece bir
    sayı için istedikleri dağıtım bedeli
    neredeyse bir yıllık basım bedeli.
    Hal böyle olunca Ihlamur, abonelik
    sistemi ve kitap satış siteleri ile devam etmek zorunda kalıyor.
    ***
    Neden Ihlamur?
    Ihlamur derde deva, cana şifadır;
    istedik ki dergimiz ruha şifa olsun.
    Ihlamur ağacı dayanıklılığı ve işleme kolaylığı nedeniyle ahşap sanatlarında en çok tercih edilen ağaçtır.
    İsteklerinde mütevazıdır; sulama,
    budama vs bakımı çok kolay, dona
    ve kuraklığa karşı çok dayanıklıdır.
    1000 yıla kadar yaşayabilen ıhlamur
    ağacı gençken yavaş büyür, olgunlaştıkça büyümesi hızlanır. Üst dalları yukarı doğru büyür, orta dalları
    yatay konuma yaklaşır, alt dalları
    yere sarkar. Yaprağı kalp şeklindedir.
    Öyle ki, ilk zamanlar “ismiyle müsemma ıhlamur kokan” bir dergiydik. Fatma Hıdıroğlu (2011’de Sarı
    soyadını alacaktır), Seval Oğuz,
    Yasin Altunbay, Sinan Biçer gibi
    güzel dostlarla her dergiye tek tek
    ıhlamur kokusu aşkediyor ve öylece
    paketliyorduk. Paketi açtığınızda ve
    uzunca bir süre dergiyi her elinize
    aldığınızda ferah bir ıhlamur kokusu
    yayılıyordu… Okurumuz ve yazarlarımızdan gelen dönütlere, eleştirilere hassasiyet göstermekte; her
    DERGİMİZ IHLAMUR, DERDİMİZ DERGİ • Hakan SARI | 5
    sayıda gelişmekte ve daha bir dergileşmekteyiz. Geride bıraktığımız 12
    yılda genelde ve özelde karşılaştığı
    sorunları bertaraf etmeyi başarmış
    bir dergi Ihlamur dayanıklılığını da
    böylece ortaya koymuş oluyor. İsteklerinde hayli mütevazı bir dergi
    olan Ihlamur’un bir diğer özelliği
    de, ıhlamur ağacında olduğu gibi,
    büyüme hızının olgunlaştıkça artması. Yayın hayatına mevsimlik dergi
    olarak başlamış, sonra 3 aylık, 2 aylık ve nihayet 2015 yılında aylık periyoda ulaşmıştır. İsmini aldığı ağaç
    gibi 1000 sayı yaşar mı?, ya nasip…
    ***
    Bazı dergiler ilk ya da ileri bir sayıda;
    çıkış amacı, hedefleri, temsil ettikleri
    ekol ya da akımı bir sunuş yazısıyla
    (manifesto) paylaşırlar. Bazı dergiler,
    derginin okuru ve yazarıyla şekilleneceğini açıklar. Biz de çeşitli sayılarda
    ve mecralarda söylediklerimizi 100.
    sayı vesilesiyle toparlayalım istedik.
    “Şiir Kenar Süsü Değildir” yazımızla net bir şekilde ortaya koyduğumuz tavrı ödün vermeden devam
    ettiriyoruz. Yazılardan arta kalan
    boşluklarda hiç şiir yayınlamadık ve
    her şiire ayrı bir sayfa ayırdık, şiirin
    uzunluğuna bakılmaksızın.
    Dergiye gönderilen eserlerde yazarın
    ismine, kimliğine, akademik ünvanına
    hiç bakmadık; ilgilisi için dipnotta belirttik. Mizanpajında sıralama yapılırken de... Sıralamada unvan, yaş, kıdem
    vs değil okura sunulmak istenen konu
    ahengi belirleyici oldu. Konu içinde
    de ekseriyetle alfabetik isim sırasına
    göre sıralandı. Bununla birlikte usta
    kalemlerin olabildiğince ön sıralarda
    olmasına da dikkat ettik elbette. Her
    biri farklı dünya görüşüne sahip, 14-90
    yaş aralığında, 1500 kadar yazarımızın eserine yer vermiş olduğumuzu ve
    sadece 1 yazarın itiraz ettiğini belirtmekte fayda var sanıyorum.
    Genellikle bir sayıda üç şiir yayınladığımız malum; derginin başında, ortasında ve sonunda olmak üzere. Deneme, hikâye, kitap tanıtımı gibi yazılar
    da bir bölüm halinde değil dengeli
    olarak dağıtılarak sunulmakta.
    Kapak tasarımı, sayfa düzeni, eserlerin dağılımı, kullanılan yazı karakterleri, görsellerin yerleşim şekli gibi
    estetik unsurlar dergilerin karakteristik özellikleridir. Derginin mutfağında emek verenlerini bu unsurlardan
    tanırız. Ihlamur’un satır aralarına
    gizlenmiş emek ve samimiyet, kapak
    tasarımlarındaki kendine has üslubu
    her okurun dikkatini cezbetmiştir.
    “Derginizde beni çeken, bağlayan
    bir şey var…” diye başlayıp somut
    olarak ifade edilemeyen de işte bu
    satır arasına gizlenmiş inceliklerdir.
    ***
    Sabit bir yazar kadrosu olmayan,
    yaşına ya da ünvanına bakılmaksızın herkese açık olan Ihlamur’un
    geride bıraktığı 100 sayılık arşivinde
    1300’den fazla yazarın 1800’ü aşkın
    eseri yayınlanmıştır. İlk sayıdan itibaren çeşitli sayılarda eseri yayınlanan yazarlarımız olduğu gibi, sadece
    birkaç sayıda ve hatta tek sayıda eseri
    yayınlanmış yazarlarımızın da sayısı
    az değil. Son yıllarda, dergimize sürekli ürün gönderen yazar sayısındaki
    artış, Ihlamur’un her geçen gün daha
    bir sahiplenildiğinin ve İskender Öksüz Hocamızın tabiriyle “Ihlamurcular”ın oluştuğunun göstergesidir.
    Her edebiyat dergisi bir okuldur, bir
    mahfildir. Necip Fazıl’ın ilk şiirleri Hayat dergisinde, Ahmet Hamdi
    Tanpınar’ın ilk şiirleri Dergâh dergisinde yayınlanmıştır… “İstisnalar kaideyi bozmaz” her yazar önce
    dergilerde yazmaya başlar. Bugün
    onlarca kitabın yazar biyografisinde kendisine yer bulan Ihlamur,
    eserine yer verdiği yüzlerce yazarın
    ilk adımlarına tanıklık etmiştir. Bir
    dergi için en önemli kazanım ya da
    başarı göstergesi de bu değil midir?
    Bu dergiyi çıkarttığımızda düşüncemiz edebiyat tarihinde adı olacak yazarların Ihlamur dergisi sayfalarında
    ürünleriyle var olmaları, Ihlamur ile
    onların sanatlarının olgunlaşmasına
    ve edebiyat serüvenlerine şahitlik etmekti. Bunu başarabilirsek Ihlamur
    dergisi kuruluş amacına ulaşacaktır

    Duyuru Arşivi

  • Müteahhitler Cehennemi Deprem romanı çıktı.
  • Volkan Tatar'ın yeni kitabı çıktı.
  • Bağırma adlı kişisel gelişim kitabı çıra kültürden çıktı.
  • Yaratıcı Yazarlık Atölyesi Başlıyor.
  • Sevgiye Bir Adım Daha - Ramazan Çetin
  • Ru Be Ru - Yunus Kuşan
  • Erdemli Yaşama Sanatı - Ahmet Demirbaş
  • Varlık 1376. Sayı - Mayıs 20222
  • Annem Gibi Olmadım
  • İnsan Sonrası Toplum Ahmet Hakan Çakıcı
  • Bana Bize Neden Dönme diyorlar Suzan Nanan Tarablus
  • Şu Baş Belası Cinsellik Ahmet Hakan Çakıcı
  • Sinema Eğitim ve İnsan Belir Birbiçer
  • Vildan Serdar Turkuvaz Gözyaşı Çıktı
  • Milliyet Sanat Şubat sayısı çıktı.
  • Öteki Kadın Epsilon yayınlarından çıktı
  • Hiç Tanımadığım Biri
  • Zəngəzurdan məktub
  • Qayıdışın Mübarek
  • BİR ŞUŞA VAR
  • Bu Ayın Okunacak Kitapları Listesi
  • Adil Naim Azerbaycan
  • Tahire Berrak Azerbaycan
  • Elser Kadri Azerbaycan
  • Zaur Rehşan Azerbaycan
  • Vüsale Vatanhan'dan Şehitlik Şiirleri
  • Kuş Günlükleri Şadi Oğuzhan
  • Gençler için Yaratıcı Yazarlık Eğitimi
  • Bir Tutkunun Serüveni - Ali Akgün
  • Rahime Kösem Alcan’ın İlk Öykü Kitabı “Yoğun Bakımda Umut”, Klaros Yayınları’ndan Çıktı!
  • ALARGA Edebiyat ve Eleştiri Dergisi hayırlı olsun.
  • Fazla Yağ Göz Çıkarmaz- Duygu Karaca
  • Ali Akgün'ün Akıl ve İman kitabı çıktı.
  • Hazar Yazarlar Birliğinden şiir çelengi gelmiştir.
  • Tiyatro Oyunu Yarışması
  • Güvercin Sevdası 3. Baskı Yaptı.
  • Siyonizm'in Amentüsü - Hasan Ortakaya
  • Şükür Engel Tanımaz - Hüseyin Küçük
  • Haftanın ÖYKÜSÜ - Kadınsız Erkekler - aşık samsa
  • Orhan Pamuk Veba Geceleri Yapı Kredi Yayınlarında
  • Gecenin Yelesi Sıddıka Zeynep Bozkuş
  • Haftanın ÖYKÜSÜ
  • Senaryo Yazarlığı Mektebi
  • Bakmak Dinelemek Okumak söyleşileri Devam Ediyor
  • Osman Kahveci'nin Şiirle düşünmek kitabı çıktı.
  • Esra Ersoy'un Kalır adlı eseri yayınlandı
  • IHLAMUR DERGİSİ 100. SAYIDA
  • Amin Maalouf Türkiyeli okurlarıyla 9 Mart’ta buluşuyor.
  • 21 Kadın 21 Öykü
  • GÜMÜŞHANE'DE YAYINLANAN HERFENE DERGİSİ
  • Leyla Şerif Emin Bir Üsküp Masalı
  • "EDEBİYATIMIZDA BİSİKLET" KİTABI ARATOS YAYINLARINDAN ÇIKTI
  • Osmanlı Modernleşmesi ve Midhat Paşa
  • DOĞAN KİTAP HAFTANIN ÖYKÜSÜ
  • TUNAY ÖZER'DEN YENİ KİTAP.
  • HİKAYECİ İMDAT AVŞARIN YENİ KİTABI ÇIKTI
  • AZERBAYCAN'DAN SELAM VAR! SEFA EYVAZ'A HÖRMETLE
  • AZERBAYCAN YAZICILAR BİRLİĞİNDEN SELAM VAR! REFİK ODAY
  • AZERBAYCAN'DAN MEKTUP VAR! KAMRAN MURQUZOV
  • Azerbaycan'dan Şefa Veliyeva'ya Hörmetle
  • AZERBAYCAN'DAN MEKTUP VAR! Kenan AYDINOĞLU'na Hörmetle..
  • KIRMIZI KEDİ YAYINLARI METİN ALTIOK ŞİİR ÖDÜLÜ